Yusuf Dinç - Yatırım yılı 2022 by Yeni Şafak published on 2023-01-24T03:37:32Z Türkiye, istatistiklere göre son 12 çeyrektir makine ve teçhizat yatırımlarını kesintisiz artırıyor. İşletmeler hem enerji sarfiyatı hem de performans bakımından daha verimli makinelere geçiyor hem de yeni tanıtılan teknolojileri ediniyor. Bir de yeni kurulan işletmeler ilk yatırımlarını yapıyor. Ekonomi politikaları da bu iklimi desteklemeyi önceliyor. Bunun bir sonucu olarak da Türkiye yatırım kanalından büyümesini sağlıyor ki bir ekonomide en istenebilecek durum oluşuyor. Çünkü yatırım harcamalarının büyümeye etkisi kendisinden fazladır. Buna yatırım çarpanı denir. Yatırım harcamalarının büyümesi, yeni işgücü istihdamını; yeni istihdamlar, tüketim harcamalarında artışı; artan tüketim harcamaları da yeniden yatırım harcamalarını destekler. Böylece ekonomide büyüme yönlü pozitif bir iyimserlik oluşacağından büyümenin yatırım kanalından gelişmesi istenir ve beklenir. Türkiye, yatırım merkezli bu iyimserliği yakalamış durumda; 2022 yılının ilk üç çeyreğinde büyümenin yüzde 60’ı makine ve teçhizat yatırımları ile net ihracattan kaynaklanmış görünüyor. 2010 ila 2021 yılını içine alan aralıkta bu kalemlerden büyümenin yüzde 20’sinin sağlandığı anlaşılıyor. 2022’de gerçekleşen yatırımlar birkaç yılı taşıyabilecek önemde olabilir. 2023 yılında da yatırımlar devam ederse Türkiye üzerine projeksiyon geliştirilirken beklentiler iyiden iyiye yükselebilir. Maaş Zammını Hangi Enflasyona Göre Verdiler? Türkiye’de herhangi bir endeks hesaplamak için akademik gayret ortaya koyulmasına saygım sonsuz. Çünkü çok zor iştir ve neticede iyi bir gösterge oluşuyorsa yapılan katkının değeri ölçülemez. Fakat mesela enflasyon için endeks hesaplayıp ortaya koyduğu gayreti “TÜİK’i güvenilir bulmadığı” gerekçesiyle anlamlandırmaya çalışarak gölgeleyenleri anlamıyorum. Yapılan iş böyle açıklanmaya çalışılınca tartışma çıktığı gibi müntehasında yanlışlık olduğu düşüncesi de gelip yerleşiyor. Ortaya konan çaba akademik saygınlığını kaybediyor. Hele aynı yöntemlerle farklı araştırmacılar farklı sonuçlar bulunca da iş iyice garip bir hal alıyor. Bir de tutup üstüne “bizden bu hesaplamaları uluslararası sermayeli şöyle iyi, böyle büyük işletmeler istiyor, çünkü personellerine verecekleri zamda TÜİK’e güvenilemeyeceği için adil olmak istiyorlar,” diye açıklama yapılırsa bu işletmelerin personellerinin ne zam aldığı da merak konusu haline geliyor. Bu işletmeler gerçekten ücret zammı yaparken TÜİK’in iki katı oranları mı dikkate aldı? Yok, almadılar da ortaya konulan gayret bu açıklamayla çarçur mu edildi? Sonuçta ücret artışlarını enflasyonla ilişkilendirmek de tümden yanlıştır. Bu yanlışta ısrar edilmiş olsa da piyasadaki enflasyon hesaplama işleri akademik nitelikli görüldüğü ve kendi içinde çarpıtıldığı için buradan bir hassasiyeti dile getirmek istedim. Gerçi zaten en başından ticari bir girişim olarak enflasyon hesaplamak üzere yola çıkıldıysa sıkıntı yok. Genre News & Politics